Merhabalar sevgili Dostlarım,
Allah’ın izniyle 16-17 Aralık’ta benim hayatımda çok önemli bir yeri olan şeyh Hamid-i Velinin(somuncu Babanın) şehrinde Aksaray’da, çok nezih bir ortamda, çok özel ve çok değerli dostlarımızla, duygu dolu, çok yüksek farkındalıklara vesile olan İLAHİ AFARKINDALIK, SIFIR NOKTASI ENERJİSİ paylaşımlarında bulunduk. Ardından dün de (23-24 Aralık 2017) bizim fakirhanemizde seviyesi çok yüksek, çok özel ve değerli dostlarımızla yeni ve çok güzel bir İLİHİ FARKINDALIK SIFIR NOKTASI ENERJİSİ paylaşım sofrasında rabbimizin mübarek nimetlerinden paylaştık.
Çok yoğun geçen bu iki hafta süresince, İLAHİ FARKINDALIK, SIFIR NOKTASI ENERJİSİ ailesine çok değerli yeni canlar dâhil oldular. Öncelikle onlara tüm kalbimle aramıza hoş geldiniz diyor, bu kutlu ışığın tüm hücrelerinde zuhur etmesini temenni ediyorum.
Bildiğiniz gibi eşyanın tabiatı gereği büyüyen, genişleyen ve çoğalan her şeyde olduğu gibi bizim kutlu ailemizde de bazı sıkıntılar, sorunlar olabilir. Ve naçizane bu ailenin sorumlu bir bireyi olarak ta biz/ben bunları göremiyor, anlayamıyor veya yanlış anlıyor olabilirim. Sizlerden istirhamım; öncelikle bizim BİR OL- arak büyüyüp en azından 1028 kişi olmamız gerektiği esasını unutmadan, büyümenin/genişlemenin ve çoğalmanın getireceği tüm olumsuzlukların FARKINDA OL manızdır. Bu FARKINDALIK ışığında, daha duyarlı davranmanızı, özellikle aramıza yeni katılan canları kabul eşiğimizi mümkün olabildiğince hem itinalı/duyarlı hem de olabildiğince toleranslı tutmanızı özellikle istirham ediyorum. Bundan başka, on yıldan fazla bir zamandır birkaç defa özellikle tekrar ettiğim bir hususu da burada yine tüm samimiyetimle sizlere yeniden hatırlatıyorum. Bu ailenin sorumlu bir bireyi olarak Ola ki beni; YOLUN ESASLARINA UYMAYAN, AHDİMİZE VE AKDİMİZE TERS OLAN, İNANDIKLARIMIZA VE TÜM DEĞERLERİMİZE AYKIRI BULDUĞUNUZ gerek bireysel hayatımla, gerekse öğretilerin ışığında ve FARKEDER derneğimizin misyonu ile ilgili her konuda, üzülüp kırılacağımı, darılıp, küseceğimi düşünmeden direkt olarak buradan yazın lütfen. Tüm gururum, kibrim, egom ve nefsim yemin olsun ayaklarınızın altındadır. Zira biz “O” nun rızasına talip, “O” nun emri istikametinde yaşamaya adanmış, fakir neferleriz. Rabbimiz biliyor ki başkaca bir ikbal beklentimiz yoktur.
Buradan hareketle bizimde naçizane sizlerden istirhamlarımız ve beklentilerimiz olacaktır. Her daim ifade ettiğim ve edeceğim gibi her yolun bir esası, usulü, edebi, adabı ve yordamı vardır. “YOLLAR YORDAMLA YÜRÜNÜR, HER YOLUN KENDİNE GÖRE BİR YORDAMI VARDIR, GÖNÜL YOLUNUN YORDAMI DA AŞKTIR, AŞK EDEBİNDE YÜRÜYENLERİN MENZİLİ SADECE “O” DUR. (Aforizmalardan…) Gönül yolunun yordamı AŞK ise bizlerde AŞIĞIZ. Âşıklar rabbimize en yakın kullardandır. Zira onların yüreklerinde “BEN” yok “O” VAR dır. Zira BEN, ben diyerek “O” na varılmaz. ( aforizmalardan…) Şimdi beklentilerimizi sunacak olursak…
Canlarım, biliniz ki ben/biz yukarıdaki esaslara uygun olarak rabbimiz şahit olsun ki hepinizi çok seviyoruz. Beni yakından bilenleriniz zaten biliyorsunuz. Şartlar ne olursa olsun bizim kalbimizde kin/nefret olmaz. Ancak doğrusu kocaman bir ailenin sorumlu bir ferdi olarak kırıldığımız, incindiğimiz olmuştur. Şükürler olsun ki her şeye rağmen kimseye git demedik, demeyiz ve diyemeyiz ve asla demeyeceğiz. Gidenler kendi tercihleri ile gidecekler.(!) Biz asla bir kardeşimizi/evladımızı yarı yolda bırakmayız, bırakmayacağız ve kesinlikle kurda kuşa yem etmeyeceğiz. Yeter ki bizi BİLSİNLER. Bilmeyenlere diyeceğimiz yoktur. Sadece şunu çok iyi bilmenizi istirham ediyorum. Bizim hanemizin tevazu direkleri üzerine inşa edilmiştir. Bu direklerden üçü benim/bizim omuzlarımda ise diğeride (biri de) de sizin omuzlarınızda. O yüzden bir birinize zihin, nefs ve ego gibi dünyevi ve şeytani yaklaşımlarla değil “O” nun rızasına uygun tevazu sorumluluğu ile değerlendirin. Mümkün olduğunca bir birimizin yanlışlarını uygun bir eda ve yaklaşımla düzeltin. Hep aynı kıblenin istikametinde olanlar olarak, bizim değil “O” nun rızasına önememiz yeter. Rabbimiz hayırlara ve güzelliklere vesile kılsın inşallah.