Merhaba Sevgili Dostlar,
Öncelikle bu foruma ve bu konulara ilgi duyan; fikirleri, düşünceleri, görüşleri ve her türlü övgüleri ile katkıda bulunan tüm can dostlarıma Teşekkür ediyorum. Ve Yene özellikle tekrar ediyorum ki bana yönelik tüm güzel düşünceler ve sözler sahibinin bendeki yansımasından ibarettir. Bizi yakından bilen dostlarımız, arkadaşlarımız, kardeşlerimiz bilirler ki bizim övülmeye veya buna benzer yaklaşımlara karşı bir duruşumuz vardır. Ama Sevgili can dostlarımın hevesini ve heyecanını kırmamak için çoğu zaman bunu ifade etmek istemiyoruz.
Değerli dostlarım, bundan sonra bu konunun daha iyi anlaşılması ve hem zaman hem de yazının uzamaması için tek tek tüm dostlarımın adını zikrederek teşekkür etmeyeceğim. Bunu şimdiden, peşinen kabul edin lütfen. Bu yazıları okuyan, üye olup olmayan, yorum yapıp yapmayan herkese şimdiden yürekler dolusu teşekkür ediyorum.
Sevgili dostlarım, Bugün sizlere KUANTUM DÜŞÜNCE YÖNTEMİ/TEKNİĞİ konusunda ilk konumuzu sunacağım. Lütfen yazılarımızı iyi tahlil edin ve mümkün olduğunca da başka kaynaklardan da araştırarak pekiştirin. Sonrada hayatınıza katın ve uygulayın ki bir anlamı ve değeri olsun. Kuantum Düşünme Yöntemi/tekniği sıkı ve disiplinli bir eğitim sonunda edinilebilen çok etkili ve kaliteli yaşam biçiminin ilk adımı olarak değerlendirilebilir. Benim şahsi fikrime göre N.L.P. başta olmak üzere tüm Kişisel Gelişim çalışmalarının temelinde Kuantum Düşünce Yöntemi/tekniği vardır. Uzmanlar bilerek veya bilmeyerek bütün güzel ve faydalı sistemleri bu platformun üzerinde inşa etmişlerdir.
Değerli arkadaşlar, Kuantum Düşünce Yöntemi/tekniğini tam olarak anlayabilmenin il şartı; kuantum fiziğimi/mekaniğini ve felsefesini bilmekte fayda vardır. Birçok bilim insanı tarafından “Yeni fizik” olarak ta adlandırılan kuantum fiziği; literatüre Alman fizikçi Werner Heisenberg’in çalışmaları ile girmişse de daha önceden Niels Bohr, Max Planck ve Albert Einstein gibi büyük fizikçiler, bilim adamları bu konuyu gündeme getirmişler ve çok değerli katkıda bulunmuşlardır. Bu konuda Heisenberg’in meşhur BELİRSİZLİK PRANSİBİ bizim öğretilerimiz ve özelliklede MATRİX ENERJİSİ için temel bir yasadır. Bu prensibe göre; klasik mekanik fiziğin geleneksel yaklaşımını geri plana atan tez şudur; ATOM İÇİNDE SEVİYE HAREKETİ, BUNDAN BÖYLE DEVAMLI BİR HAREKET OLARAK ADLANDIRILAMAZDI. DENEYLERE GÖRE, SAF GÖZLEM HAREKETİNİN ATOM İÇİ SEV İYESİNDE KARIŞIKLIK OLUŞTURDUĞUNU; BU NEDENLE NE KONUMUNUN NEDE MOMENTUMUNUN DOĞRU OLARAK HESAPLANAMAYACAĞINI ifade ediyordu. Bu teorinin günlük hayatımıza etkisini bir hayal edin sevgili dostlar… Bu teori iyi düşünülüp değerlendirildiğinde SINIRSIZ İMKANLAR sağlayabilir. Heisenberg ‘in şu sözüne iyice dikkat edin lütfen “YOL SADECE ONU İNCELEDİĞİNİZ ZAMAN GÖRÜNÜR HALE GELİR” Bu aynı zamanda şu anlama geliyor GÖZLEMCİ YOLUN GERÇEK OLUŞUNDA EN BELİRLEYİCİ FAKTÖRDÜR. Buda GÖZLEMLENEBİRİRLİK İLKESİNİ doğurmaktadır. Şimdi dikkatinizi iyi ce yoğunlaştırın dostlar… Gözlemciye(bize) bağlı bir evrene sahip olmak ne demek? Evet hem heyecan verici hem de korkutucu değil mi? Bu konuda Fred Alan Wolf şöyle diyor: GERÇEKLİĞİN KUANTUM SEVİYESİNDE, GÖRMEK İSTEDİĞİMİZİ “GÖRMEYİ” TERCİH ETTİĞİMİZDE, GERÇEKLİK AYNI ANDA PARADOKSAL VE DUYGUSAL OLMAYA BAŞLAR. GÖZLEM HAREKETLERİMİZ GÜNLÜK YAŞAMDA DENEYİMLEDİKLERİMİZDİR.
Evet Sevgili dostlarım, biliyorum kafanız karışıyor. Zira bu konuları kavrayabilmek mantik ve akıl sınırlarımızı zorlayan ve alışılagelmiş birçok sistemin ve tabuların çökmesi demektir ben bunu tüm hücreleri ile yaşamış bir insan olarak yakından biliyorum. Ve inanınki elimden geldiğince anlaşılır olmaya gayret ediyorum. Şimdi konumuzun buraya kadar olan kısmından şunu anlamalısınız. Klasik fiziğin geleneksel yaklaşımına göre atomun yapısı ve fiziksel yasaları; kuantum fiziğine göre tamamen çöpe atılması gerekiyor. Zira insanlar gözlemledikleri şeyi değiştirebilme yeteneğine sahiptir. BELİRSİZLİK TEORUSİ VE GÖZLEMLENEBİLİRLİK İLKESİ budur ve kuantum düşünce tekniğinin anayasası
da bu yaklaşımların üzerine kurulur.
Değerli dostlarım. Şimdilik kafanızı çok karıştırmamak ve konuyu da uzatmamak için bu kadar yeter diyor bu dersimizi burada sonlandırıyorum. Lütfen baştan da söylediğim gibi siz başka kaynaklardan da araştırın. Ola ki benim yanlışım ve eksiğim vardır. Lütfen düzeltin ve bu akışa katkıda bulunun. Zira bu platformun üzerinde çok büyük ve değerli öğretiler inşa edeceğiz.
Hepinize sonsuz selam ve saygılarımla…
Sevgi, huzur ve ışıkla…