Merhaba Sevgili Dostlarım.
Bu gün sizlere SAF FARKINDALIK yeni bir etabından, belki de ilk adım olması gereken KUANTUMAL DÜŞÜNCE TEKNİĞİNDEN/YÖNTEMİNDEN bahsedeceğim.
Bu çok önemli, çok değerli ama bir o kadar da girift ve karmaşık konunun herkes tarafından tam olarak anlaşılması için; mümkün olduğunca akademik dilden, yabancı kelimelerden uzak sade ve net bir ifade ile izah etmeye çalışacağım. Yine konumuzun başında öncelikli olarak; “Kendimizi Bilmek” adına çok kısa ve net bir analoji yapıp bazı soruların net cevaplarını yine zihinsel akışımızdan bulup açıklayacağız. İşte o sorulardan ilk aklımıza gelen en önemli olanlarından birkaçı: Zira, BİLMEK SORMAKLA OLUR.
– BEN KİMİM?
– BU VARLIRK ÂLEMİNDE AMACIM/GÖREVİM NE?
– NEREDEN GELDİM-NEREYE GİDİYORUM?
– BU YOLCULUĞA NE KADAR HAZIRIM?
– KAPASİTEM/HACMİM NE KADAR?
– KAPASİTEMİN/HACMİMİN NE KADARINI-NASIL KULLANIYORUM?
Gibi onlarca belki yüzlerce soru zihnimizin karanlık dehlizlerinde, bastırılıp/susturulmuş olarak cevap beklerken AN da kalarak NET bir şekilde cevaplara ulaşmak ve bu sayede KENDİNİ BİLMEK yolunda, Varlığın ve bütünlüğün içindeki muhteşem birliği hissedip bir gelişim içinde olmaya biz FARKINDALIK diyoruz ve yıllardır çeşitli platformlarda ve özellikle burada bu konuyu anlatmaya çalışıyoruz. Çoğunuzun Bildiği gibi Dünya’da ve Ülkemizde birçok FARKINDALIK grupları ve akımları var ve bunlarda çok değerli çalışmalar yapmaktalar. Bizim bu çalışmalara ve akımlara saygımız olmakla birlikte bir FARKIMIZ VAR farkımız şu: Dünyada FARKINDALIK kavramının en bilinen uzmanlarından/düşünürlerinden John Kabat zinn in tarif ettiği FARKINDALIK. YARGISIZ BİR ŞEKİLDE ŞİMDİYE VE ANA ODAKLANABİLMEK AMACI İLE DİKKATİNİZİ TOPARLAYABİLMEKTİR. Bu kavram ve ifade şekli tüm farkındalık akımlarının genel yaklaşımıdır. Bizimde buna kesinlikle saygımız vardır. Ancak bizim yaklaşımımızın FARKI ve beklide sayın Kabat zinn’in tarifine katkımız şu: Yargısız bir şekilde şimdide ve anda olurken. Hz. Ali Efendimizin buyurduğu gibi, Eşref-i mahlûkat olarak KÂİNATIN BİZDE DÜRÜLÜK BÜKÜLDÜĞÜNÜ VE KENDİMİZİ BİLMEK ADINA TEFEKKÜR ETMEMİZ GEREKTİĞİNİ’ ve böylelikle O ANDA VE ŞİMDİDE sadece kendimizi ve o anki durumun değil, KENDİMİZİ VE VARLIK SEBEBİMİZİDE FARKADEREK, TEKLİĞİN VE BÜTÜNLÜĞÜN olağanüstü rahmani gücünü hissetmek. Tüm üstatlardan, bu konuda kafa yaran bilim adamlarından ve düşünürlerden özür dileyerek bu konuda kendi yaklaşımımı şu şekilde ifade ediyorum. Sayın Kabat zinn FARKINDALIĞIN sadece dünyevi- zahiri yüzünü ifade ederken bizde TASAVVUFUN 360 derece açılı muhteşem gözlükleri ile bu fikrin uhrevi-batini yönünün de olduğunu ve bu yolunda bizi bugün bilim adamlarının yoğun bir şekilde ilgilendikleri “yeni fizik” olarak onurlandırdıkları; kuantum fiziği/mekaniği ve kuantum felsefesine getirmektedir.
Sevgili Dostlarım, bu platformda daha öncede izah ettiğim gibi bizim tespitlerimize göre kuantum mekaniği ve tasavvuf ; irfan okyanusuna akan bir birinden habersiz ama bir birlerine çok yakın, ayrıca aynı kaynaklarca beslenen iki ulu ırmak gibi asırlardır olduğu gibi akışlarını paralel bir şekilde sürdürmekteler. Beklide FARKINDALIĞIN en çok FARKEDİLMESİ gereken hususu bu olmalıdır.
Evet değerli dostlarım, bu kısa analojiden sonra… şimdi birçoğunuzun aklına; “Tamam arkadaşım/kardeşim doğru olabilirsin ama sen bu FARKINDALIK olgusu ile neden bu kadar ilgilisin? FARKINDALIĞIN bizim için önemi nedir? Yaşamımıza ne gibi bir katkısı olacak?” v.s. gibi sorular gelmiş olabilir. Bu soruların cevapları aslında sorular kadar çok ve karmaşık değil. FARKINDA OL-mak tek başına bütün bu ve buna benzer soru ve sorunların cevabıdır emin olun. Farkındalık bizim ekolümüze ve öğretilerimize göre çok etkili bilinçaltı /hipnotik programlarla yapılan kuantum sıçramaları/atılımları sayesinde kazanılan kalıcı ve sürekli bir UYANIKLIK HALİ dir. İlerleyen zamanlarda buralarda sizlere; FARKINDALIK çalışmalarının en önemli ve vazgeçilmez öğretisi olan KUANTUM DÜŞÜNCE TEKNİĞİ/YÖNTEMİ konusunda bilgiler sunacağım. Ve isteyen olursa bu konuda hazırlanmış paket programlarımıza bir haftalık kamp eğitimlerine katılarak hayatlarınızda kendinize en değerli ödülleri vermiş olacaksınız.
Değerli dostlarım, konu çok önemli; bir o kadarda derin, girift ve zihin kalıplarını zorlayıcı özellikleri olan bir konu. Bu yüzden ister istemez uzuyor, lütfen kusura bakmayın. Son olarak bu çalışmaların sonunda ulaşılacak boyutun ne kadar değerli olduğunu anlatarak yukarıdaki sorularında cevabını vereyim.
Can dostlarım, çok basit ve uygulaması zevkli bazı tekniklerle KUANTUM DÜŞÜNCE TEKNİĞİNİ/YONTEMİNİ hayatınıza kattığınızda emin olunki; hayatınızda sorun olarak bildiğiniz/sandığınız çok şeyin bir fırsat olduğunu görecek, hayret edeceksiniz. Varsa hastalığınızın rahmet olduğunu, fakirseniz aslında ne kadar zengin olduğunuzu, kendinizi çaresiz hissettiğinizde içinide (beyninizde/kalbinizde) onlarca çarenin sizin işaretinizi beklediğini FARKEDECEKSİNİZ ve bizim anlatmak istediğimiz FARKINDALIK boyutana girmiş olacaksınız. Bu farkındalık gelişerek olgunlaşarak sizi SAF FARKINDALIK kulvarına taşıyacak ve o zaman her şeyin sırrını çözmüş olacaksınız.
Sevgili Arkadaşlarım, biliyorum bu ifadeler çok uçarı ve çok iddialı ifadeler. Ama emin olun ben az bile söylüyorum. Bakın bu konuda ki… (yukarıda da arz ettiğim gibi bu işin içinde tasavvuf yok) A.B.D. de yapılan birçok deneme çalışmaları var. A.B.D. de 1960’lı yıllarda FBI suç ve suçlularla mücadele kapsamında değişik 22 kentte bir SAF FARKINDALIK çalışması yapmış. Bu çalışma gereği her kentin nüfusunun yüzde birini SAF FARKINDALIK boyutuna giterene kadar bir eğitim vermiş. Ve bir dönem sonunda bu 22 kentte suç olarında % 24 lük bir azalmayı tespit etmişler. Yine A.B.D. de bu konuda tanınmış bir bilim adamı olan Lyne Mc Taggart “The İntention Experiment” isimli yapıtında ( yeni Türkçeye çevrildi) Saf farkındalık alanında yaptığı bir dizi çalışmada şöyle bir iddiada bulunuyor. A.B.D de oluşturulacak bir “Uyum Dalgası” projesine göre bu ülkede yaşayan tüm vatandaşların; daha sağlıklı, mutlu, huzurlu, barış ve sevgi dolu, temiz ve çevre ile barışık bir yaşam kurabilmeleri için. Ve bütün kötülüklerden, her türlü suç ve benzeri şeylerden uzak olmaları için sadece 1730 kişinin SAF FARKANDALIK yani KUANTUMAL bir seviyeye ulaşması ve bu seviyede kalması yeter diyor. Aynı bilim adamı Dünyamız içinde bu rakamın 8084 kişi olması gerektiğini söylüyor. Çok ilginç değil mi? Biraz öncede ifade ettiğim gibi bu işin içinde bizim göz nurumuz, ışığımız, nefesimiz TASAVVUF yok. Bu bilim adamlarının yaklaşımı sadece dünyevi plan için Sayın Kabat zinn in yaklaşımı gibi.
Evet değerli dostlarım…. Şimdi her şeyi bir kenara bırakın lütfen…. Bir kenara oturun…. Gözlerinizi kapatıp birkaç derin nefes alın ve içinizdeki rahmani gücü FARKETMEYE çalışın o hemen size cevap verecek ve diyeceki BEN BURADAYIM. İnanın size beni neden yıllardır ihmal ettin, unuttun; şimdi başın derdemi düştü de geldin demeyecek ve sadece… EMİRLERİNİ BEKLİYORUM diyecek.
Evet Sevgili canlar… FARKINDALIĞINIZ sizi bekliyor.
Sevgi, huzur ve ışıkla…